Bu içeriğimizde sizlerle, Side Antik Kenti bölgesini yakından tanıyacak ve bu antik kentin köklü tarihi hakkında önemli bilgiler edineceğiz. Tam bir liman kenti olan Side, içerisinde yaşam sürülen seneler boyunca belki de insanlık tarihinin en gelişmiş ve modern şehirlerinden biriydi.
Ancak şehrin hem modern yapısı, hem konumu ve hem de kolay ulaşılabilir oluşundan ötürü dışarıdan almış olduğu saldırılar da ciddi düzeye ulaşmış ve şehrin halkı ise en sonunda burayı terk ederek başka bir yere yerleşmişlerdir. İşte, sizler için hazırladığımız ve detaylı tarihinin özeti niteliğindeki Side Antik Kenti Tarihi…
Side Antik Kenti Tarihi
Side Antik Kenti tarihi, oldukça eski yıllara dayanıyor olmakla birlikte, bu şehrin M.Ö. 8’inci yüzyılda kurulduğu düşünülmektedir. Döneminin en önemli sahil kentlerinden biri olan Side Antik Kenti, adını ise nar anlamı taşıyan “Luvice” kelimesinden almıştır.
Ve bu bölge, M.Ö. 7’inci yüzyıl itibariyle Pamfilya Bölgesi’nin de içerisinde yer alıyor olmasından ötürü, Bizans Krallığı’nın hakimiyetine girmiştir.
Daha sonrasında bu antik kentte hüküm sürecek olan devletler, sırasıyla Persler ve Büyük İskender olacaktır. Bu egemenliklerin ardından ise korsanların hakimiyeti altına giren Side, M.Ö. 78 yılında Romalı konsül Publius Servillus’un bölgeyi korsanlardan tamamen arındırmasından sonra tekrardan Roma İmparatorluğu topraklarına dahil edilmiştir.
Yine, M.Ö. 7’inci yüzyıl itibariyle bu kente bir Arap akını gerçekleşmiş ve bu akınları ise sırasıyla Rodos, Venedik, Ceneviz korsanları, Kıbrıs Kralı saldırıları ve Haçlı Seferleri takip etmiştir. Tüm bu ağır darbeler sonucunda artık daha fazla dayanamayacak durumda olan Side halkı ise yaşamış oldukları bu şehri tamamen terk ederek, bugünkü Antalya olarak bilinin ikimize yerleşmişlerdir.
Elbette ki tüm bu saldırı ve şehri terk etme durumu kısa bir sürede oluşmamakla birlikte, M.Ö. 7’inci yüzyıl civarında başlayan saldırıların dayanılmaz etkileri, 12’inci yüzyıldan itibaren artık kendisini iyice hissettirmiş ve Side halkı da yine o tarihte şehirlerini terk etmişlerdir.
Ve artık tamamen terk edilmiş Side Antik Kenti’nde ise yerel halkın arkasında bıraktığı birçok farklı eser ve yapıt mevcuttur. Ve tüm bu eser ve yapıtları da bir sonraki başlığımızda sizlere tanıtacağız. Halkın burayı terk etmesine kadar uzanan kısma kısaca yer verdikten sonra, şimdi ise Side’yi biraz daha yakından tanıyıp görmenizi isteriz. Burası, Antik Pamfilya olarak adlandırılan bölgenin beş önemli kentinden biriydi. Hatta Pamfilya’nin doğal limanı sayılan Side için bölgedeki en önemli kent de diyebiliriz.
Şehrin yerel halkı, Anadolu kökenli Luvi dilinden gelme bir dil konuşuyordu. Bu konuşmanın kelime dağarcığı da yine Anadolu izlerini fazlasıyla karşılar nitelikteydi. Bölgede konuşulan dilin belirlenmesi ise burada bulunan taş blok yazıları sonucunda sağlanabilmiştir.
Şehrin adının Nar meyvesini andıran bir kelimeden geldiği bilgisini de sizlerle paylaşmıştık. Ve şehrin bu ismi alması, bir Nar Efsanesi vesilesiyle olmuştur. Yine bölgeye geldiğinizde, burada görev yapan rehberlerden bu efsane hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.
Side Antik Şehri’nin ilk kurucuları, M.Ö. 7’inci yüzyıl itibariyle Yunanistan’dan bu bölgeye gelerek burada koloniler kurmuş olan kişilerdir. Ancak şehrin adının, yani nar anlamına gelen Side’nin Yunanca kökenli bir kelime olmaması, acaba burada daha öncesinde de farklı bir medeniyet yaşıyor muydu sorusunu sıkça gündeme getiriyor. Side bölgesine en son yerleşmiş olan kişiler ise yakın bir tarihte buraya göç ederek yaşam sürmeye başlayan Girit’li göçmenler olmuştur.
Side’ye İsmini Veren Nar Efsanesi
Side Antik Kenti’ne gittiğinizde oradaki görevli rehberlerden bilgi alabilirsiniz demiştik ancak Side’nin Nar Efsanesi hakkında bu içeriğimizde de kısa bilgiler vermek isteriz. Bu hikaye aslında bir nar ağacına dönüşen tanrıça Side’nin efsanesidir. Efsaneye göre; Anadolu’nun dağ tanrısı olarak bilinen Tauros’un kızı olan Side, orman perileriyle birlikte Melas Çayı kenarına gezintiye çıkarlar.
Ve gezintiye çıktıkları esnada şarkılar söyleyip danslar ederek, kendilerince eğlenceye dalarlar. Ve tam da o esnada Tanrıça Side, görmüş olduğu ağacın çiçeklerini çok beğenir ve içlerinden birini koparmak ister.
Çiçeği kopan ağaç, birden bire kanamaya başlar ve Side, bu kanları görünce gerçekten de çok üzülür. Hemen oradan uzaklaşarak kaçmak istediği sırada, ayaklarının yavaşça toprağa gömülmeye başladığını fark eder. Hiçbir şekilde kımıldayamayan Side’nin gövdesi kabul tutar ve bir ağaca dönüşür. Side’nin dalını kopardığı o ağaç ise aslında kendisini kötülüklerden korumak amacıyla ağaca dönüşmüş olan başka bir tanrıçadır.
Bunu anlamasıyla birlikte göz yaşlarını tutamayan Side, “Bundan sonra kan rengi meyve veren bir ağaç olarak yaşamaya devam edeceğim. Kızımı sıkça yanıma getirin, gölgemde oyunlar oynasın. Ancak lütfen onu uyarın, bir daha ağaçlardan dallar koparmasın” diye bağırır.
Side Antik Kenti Gezilecek Yerler
Side Antik Kenti’nde gezip görebileceğiniz tarihi yerler ve kalıntılar, genel itibariyle şunlardır;
- Şehir Surları,
- Şehir Kapısı,
- Nymphaeum,
- Su Yolu,
- Sütunlu Caddeler,
- Evler,
- Ticaret Agorası,
- Side Antik Tiyatro,
- Agora Hamamı (Side Müzesi),
- Vespasian Çeşmesi ve Anıtsal Kapı,
- Zafer Takı,
- Dionysos Tapınağı,
- Bazilka,
- Liman Hamamı,
- Apollon Tapınağı,
- Athena Tapınağı,
- Güney Bazilkası,
- Büyük Hamam,
- Devlet Agorası,
- Vaftizhane,
- Piskoposluk Sarayı ve Bazilkası,
- Philippus Attius Suru
Side Antik Kenti Nerede?
Pamfilya’nın en önemli kentlerinden biri olan Side Antik Kenti, Antalya ilimizin Manavgat ilçesinde yer alan bir antik bölgedir. Bu antik kentin Antalya şehir merkezine olan uzaklığı 80 kilometre ve Manavgat ilçesine olan uzaklığı ise 7 kilometre civarındadır. Side Antik Kenti’nin yer aldığı konum ise 400 metre genişliğe sahip bir yarım adadır.
Side Antik Kenti’ne Nasıl Gidilir?
Side Antik Kenti’ne gitmek için ilk olarak Antalya şehir merkezinden hareket ettiğinizi ve kendi özel aracınızla geliyor olduğunuzu düşünürsek, Antalya – Side yol güzergahına giriş yapmanız yeterli olacaktır. Bu yol, Antalya şehir merkezinden başladıktan ortalama olarak 70 kilometre sonra, sizleri Side Antik Kenti bölgesine götürmüş olacak ve 10 kilometre daha gittiğinizde ise bu antik kente tam anlamıyla ulaşım sağlamış olacaksınız. Eğer toplu taşıma ile Side Antik Kentine nasıl gidilir diye soracak olursanız da bu ulaşım için Antalya şehir merkezi ve Manavgat ilçe merkezinden kalkan otobüslere binmeniz yeterlidir. O otobüsler, sizleri direkt olarak Side Antik Kentine götürecektir.
Side Antik Kenti Giriş Ücreti 2024
Side Antik Kenti giriş ücreti 2024 yılı ücret tarifesi, her bir ziyaretçi için 90 TL şeklinde belirlenmiştir. Ancak eğer bir Müzekart sahibiyseniz, Müzekart geçerlidir. Bu harika antik kenti yılda tam iki defa tamamen ücretsiz bir şekilde gezip görebilirsiniz.
Side Antik Kenti Ziyaret Saatleri
Haftanın her günü açık olan Side Antik Kenti ziyaret saatleri şu şekildedir;
Açılış Saati = 08:30
Kapanış Saati = 19:30