Gezilmesi ve görülmesi gereken listeler yapılır da bu listede konu İstanbul ilimiz olursa, epeyce uzun bir içerik okumanız gerekecektir. Zira bu büyüleyici şehir, gezilecek yerler bakımından inanılmaz bir zenginliğe ve çeşitliliğe sahiptir. Elbette ki ne kadar araştırma yapsak da İstanbul gezilecek yerler hakkında önemli yerler belirlemekle birlikte, listemize dahil etmediğimiz onlarca farklı yer de olacaktır. O halde sözü hiç uzatmadan, bu listemize eklediğimiz İstanbul gezilecek yerler listemize geçiş yapalım. Keyifli okumalar dileriz…
İstanbul Gezilecek Yerler
Galataport İstanbul
Bu şehrin en köklü projeleri arasında yer alan Galataport İstanbul, 200 yılı aşkın bir süredir Karaköy’de olan ve kullanılmayan bir mekandı. Ve bu bina, yeniden restore edilmesinin ardından bölge limanına adeta yeniden hayat verdi. Restore işlemlerinin ardından yeni ve eski mimariyi bir araya getiren Galataport İstanbul’u ziyaret ederek buradaki alışveriş merkezlerini gezebilir ve heme boğaz kenarında güzel bir kahvaltı yapabilirsiniz.
Taksim
İstanbul öyle bir şehirdir ki; gezip görülecek yerlerinden konuşmak için illa da bir mekandan bahsetmek gerekmiyor. Bu şehrin sokakları bile muazzam ve kesinlikle gezip görülesi bir niteliğe sahip.
Ve bunlara iyi bir örnek olacak Taksim, o eski günlerini fazlasıyla aratıyor olsa da buna rağmen gerçekten de muazzam bir yer. Bir ucundan diğer ucuna yürüdüğünüz süre boyunca Galatasaray Lisesi, kiliseleri, pasajları ve çok daha fazlasını göreceğiniz envai çeşit güzellikle doludur.
Beşiktaş
İstanbulun en nezih ilçelerinden biri olan Beşiktaş, konumu ve önemi itibariyle adeta bu şehrin gözdesidir. Sahip olduğu iskele ve tarihi köşkleri ile İstanbul ilinin en uğrak yerlerinden biri olan Beşiktaş, kesinlikle gezip görülmesi gereken yerler arasındadır.
Ortaköy
İstanbul’un bir diğer gezip görülmesi gereken yeri olan Ortaköy, farklı kültür ve etniklerin var olduğu bir yerdir. Bu harika semti ziyaret ederek Türk, Rum, Ermeni, Yahudi ve diğer birçok topluluğa ait izlere rastlayabilirsiniz.
Ortaköy sahiline gittiğinizde ise İstanbul Boğazı’nın o ihtişamlı görüntüsünü yakalayabilir ve buradaki kafe ve restoranlarda farklı lezzetleri deneyimleyebilirsiniz.
İstiklal Caddesi
Günün hiç bitmediği, hangi saat olursa olsun daima bir kalabalığa rastlayacağımız İstiklal Caddesine götürmek istiyoruz sizleri. Bu şehri ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin mutlaka gezip gördüğü bir yer olan İstiklal Caddesi, toplamda 1,4 kilometre uzunluğa sahiptir.
Taksim Meydanı ve Tünel Meydanı arasında bir geçiş güzergahı niteliğindeki caddede yürüdüğünüz esnada birbirinden güzel tarihi mekan ve işletmeleri görmeniz mümkün.
Galata Kulesi
İstiklal Caddesinin Tünel Meydanına doğru yürüdüğünüzde, sizi harika bir sürpriz bekliyor olacaktır. Ve bu sürpriz ise Galata Kulesi’nin bizzat kendisi olmakla birlikte, bu kuleye giden herkes, İstanbul’un o ihtişamlı tarih geçmişini en iyi şekilde hissedebiliyor.
Özellikle de aşıkların ziyaret ettiği, “Galata’ya ilk kiminle çıkarsanız onunla evleneceksiniz” deyimi ile meşhur olan bu yer, aynı zamanda İstanbul’un manzara niteliğindeki görüntüsünü de gözler önüne seriyor.
Kapalıçarşı
İstanbul’a gidip de tarihi Kapalıçarşı’yı ziyaret etmemek, elbette ki olmaz. Yabancı turistlerin tanımlaması ile “Grand Bazaar” olarak adlandırılan Kapalıçarşı, yaklaşık olarak 4 bin dükkana ev sahipliği yapan tarihi bir değerimizdir.
Buraya gelerek mücevherat, antik eşya, yöresel halı, kilim, birbirinden güzel kıyafet ürünleri, farklı yörelere ait lezzetler ve daha birçoğunu bulabilirsiniz. Çarşıda her. Ne satılıyorsa, o sokağın ismi de ona göre belirlenmektedir. İplikçiler, Kürkçüler, Takkeciler, Terzibaşı, Yorgancılar, Altuncular gibi çeşitli sokak isimleri dahilinde, dilediğiniz yeri kolayca bulabilirsiniz. Ve bilmenizi isteriz; Kapalıçarşı pazar günleri hizmet vermiyor, onun harici diğer günlerde gidip görebilirsiniz.
Mısır Çarşısı
İstanbul’da kesinlikle gezilmesi gereken diğer bir yer ise tarihi Mısır Çarşısı’dır. Aynı zamanda Baharatçılar Çarşısı olarak da adlandırılan bu yer, Eminönü Yeni Camii’nin hemen arka tarafında yer alıyor.
Zamanında Mısır’dan getirilen yeni baharatların burada satılıyor olmasından ötürü Mısır Çarşısı olarak adlandırılmakla birlikte, çok önceki dönemlerinde bakkal ve kasap olarak da kullanılmıştır. Buraya gelerek aklınıza gelebilecek her türlü tohumu, başka yerde pek de rastlayamacağınız bitki kökleri ile kabuklarını, Mısır Çarşısı’nda kolaylıkla bulmanız mümkün.
Sultanahmet Camii
İstanbul’da gezilip görülmesi gereken Camiler arasında, belki de ilk sıraya koyabileceğimiz Sultanahmet Camii, aynı zamanda adını da vermiş olduğu Sultanahmet Meydanında yer almaktadır. Osmanı döneminin ilk ve tek 6 minareli camisi olmakla birlikte, içerisinde bulundurduğu birbirinden renkli çiniler ile birlikte, Avrupa tarafında “Blue Mosque” yani Mavi Camii olarak adlandırılmaktadır.
Sultan I. Ahmet tarafından yapılması istenen ve Mimar Sinan’ın öğrencilerinden Sedefkar Mehmet Ağa tartından yapılan ve İstanbul’un her bir noktasından görüntülenecek heybette olması istenen Sultanahmet Camii, bu şehre kelen herkesin kesinlikle görmesi gereken muhteşem bir yerdir.
Topkapı Sarayı
İstanbul’un kesinlikle gezilip görülmesi gereken yerler listemizde sırada Topkapı Sarayı var. İstanbul’un tarihi yarımadası olarak adlandırılan konumunda yer alan ve hiç tartışmasız, bu şehrin en güzel sarayları arasındaki Topkapı Sarayı, İstanbul fethedildikten sonra inşa edilmiştir.
İnşatından sonra tam 400 yıllık süre boyunca Osmanlı Devletinin idare merkezi olmuş, o dönem boyunca hayatta olan tüm Osmanlı Padişahları da bu sarayda yaşamıştır.
Aya İrini Kilisesi
İstanbul’un ilk kilisesi olma unvanına sahip olan Aya İrini Kilisesi, Topkapı Sarayı avlusunda yer almaktadır. Aziz İren ve Kutsal Barış Kilisesi olarak da adlandırılan bu tarihi yapı, Bizans döneminde inşa edilmiş olup, günümüze dek varlığını korumayı başarmıştır. 1453 yılında Osmanlı Devleti’nin İstanbul’u fethetmesinden sonra birçok kilise camiye çevrilmiş fakat, Pagan Jüpiter tapınağı üzerine inşa edilen Aya İrini Kilisesi’ne dokunulmamıştır.
Ancak bu kilisenin bir dönem, özel izin çerçevesinde silah ve eski eser koleksiyon yeri olarak kullanıldığını da belirtmek isteriz. İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı ise 1973 yılından itibaren Aya İrini Kilisesi’nde konser düzenliyor ve siz de isterseniz bu konserlere katılım sağlayabilirsiniz.
Gülhane Parkı
Gülhane Parkı, Osmanlı Döneminde Topkapı Sarayı’nın birbirinden güzel güller yetiştirilen dış bahçesi olarak kullanılıyordu. İsmini de bu güllerden alan Gülhane Parkı, pek çok önemli tarihi olaya da tanıklık etmiştir. Bu parkın bulunduğu yerde Bizanslılar depo ve kışlalarını inşa etmiş, Osmanlılar ise Tanzimat Fermanı’nı burada okutmuştur.
1912 yılına gelindiğinde ise bu park, saray himayesinden çıkarılmış ve halka arz edilmiştir. Nazım Hikmetin de “Ceviz Ağacı” şiiri ile anabileceğimiz Gülhane Parkı, içerisinde bulundurduğu birbirinden güzel çay bahçeleri ile siz değerli ziyaretçilerini bekliyor.
Fethi Paşa Korusu
Geçmişi Osmanlı’nın o köklü tarihine kadar uzanan ve İstanbul Boğazı’nın da hemen yanı başında yer alan Fethi Paşa Korusu’nu gezip görmek ister misiniz? Koru içerisinde iki tane de köşk bulunuyor olmakla birlikte, buralar uzun bir süre boyunca bakımsız ve adeta terk edilmiş nitelikteydi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise Fethi Paşa’nın mirasçısı olan kişilerden bu koruyu satın aldı ve burayı bir İBB Sosyal Tesis haline getirdi. İstanbul deniz manzaralı mekanlar arasında tercih edebileceğiniz en güzel ve en uygun fiyatlı alternatiflerden biri olan Üsküdar kentindeki bu mekanı, gerçekten de çok seveceksiniz.
Bu Yazımızda İlginizi Çekebilir: Şile Kamp Alanları